Cumartesi Anneleri 1003’üncü haftada da Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Bu haftaki eylemde 12 Haziran 1994 tarihinde Merdîn’in Derik ilçesinde gözaltına alınarak kaybedilen Vejdin Avcıl’ın akıbeti soruldu.
Galatasaray Meydanı’nda yapılan eylemde ilk olarak Vejdin Avcıl’ın oğlu Yasin Avcıl’ın mektubu okundu. Gezi direnişi sırasında Okmeydanı’nda katledilen Berkin Elvan’ın ablası Gamze Elvan’ın okuduğu mektupta şu ifadeler yer aldı: “Ben 30 yıl önce Mardin Derik’te gözaltına alınarak kaybedilen Vejdin Avcıl’ın oğluyum. 90’lı yıllarda insanlık onurunun ayaklar altına alındığı bir dönemde, hemen her gün bölgemizde insanlar; kadın, çocuk, yaşlı demeden gözaltına alınıyordu. Ağır işkencelerden geçiriliyor, öldürülüyordu. Köy ve mezralar yakılıyordu. Maalesef biz de bu zulümden nasibimizi aldık.
Babam 12 Haziran 1994’te köy meydanında patozda harman vururken gözaltına alındı ve bir daha kendisinden haber alamadık. Kardeşlerim baba duygusunu hiçbir zaman yaşayamadılar. Hep bir yanımız yarım kaldı. Bir insan, insanlara bu kadar acıyı nasıl reva görür anlamış değilim. 2014’te babamın kemiklerine ulaştığımızda onun eve dönme umudunu kaybettik. Bizi teselli eden tek gerçekse en azından bir mezarının olmasıydı. Türk adalet sisteminin davamızı beraat ettirmesi bizi daha derinden sarsmıştır. Acılarımızı tazelemiştir. Suçlular hak ettikleri cezaları almadıkları sürece hukuk mücadelemiz devam edecektir.”
Ardından haftanın açıklamasını okuyan kayıp yakınlarından İkbal Eren ise yaptığı basın açıklamasında, “Bugün arefe… İnsanlar bayram telaşındayken biz, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları uygulanmadığı için, karar vericiler hukukun üstünlüğü ilkesine karşı direndiği için Galatasaray’daki polis bariyerlerinin önündeyiz. Bugün bir kez daha haykırıyoruz: Türkiye’de güvenlik güçlerinin vatandaşa yönelik işkence, öldürme, gözaltında kaybetme gibi uygulamaları söz konusu olduğunda idari ve yargı mekanizmaları etkin biçimde çalışmıyor” dedi.
Avcıl’ın akıbetini sorarak, 13 kişinin ölümünden sorumlu olan Musa Çitil’e verilen beraat kararına tepki gösteren Eren, “Bilmeye hakkımız var: Musa Çitil değilse, Vejdin Avcıl’ın gözaltında devletin koruması altındayken, ölümüne neden olanlar, gerçek dışı tutanaklarla kimsesizler mezarlığına gizlice gömenler, mezarını 17 yıl boyunca ailesinden gizleyenler kim? Bu suçun fail ve sorumluları kim? Gözaltında kaybedilişinin 30. yılında bir kez daha tekrarlıyoruz: Kaç yıl geçerse geçsin Vejdin Avcıl için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten; devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
1003. hafta eylemi, barikatların ardından Galatasaray Meydanı’na karanfillerin atılmasıyla son buldu.