İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları, 31 Ocak 1995’te ağır işkenceyle gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Mehmet Şirin Maltu’nun hikayesini kamuoyuyla paylaştı ve adaletin sağlanmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi ve kayıp yakınları, kayıpların akıbetini sormak ve adalet istemek için yaptıkları eylemlerinin 616. haftasında Gülistan Caddesi’nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde yan yana geldi.
“Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” pankartı açılan eylemde kayıpların fotoğrafları taşındı. Basın açıklamasını okuyan Yunus Bağış, 31 Ocak 1995’te Batman’ın Kozluk ilçesi, Zediya mezrasında gözaltına alınan ve kaybedilen Mehmet Şirin Maltu’nun hikayesini kamuoyuyla paylaştı.
‘AĞIR İŞKENCE GÖRDÜ’
31 Ocak 1995’te 17 yaşındaki Maltu’nun evine asker, özel tim ve korucuların panzerler eşliğinde baskın yapıldığını belirten Bağış, Maltu’nun sabah saat 04.00’e kadar açık alanda işkence gördüğünü söyledi.
Ardından Maltu’nun götürüldüğünü ifade eden Bağış, “Ertesi gün saat 12.00 civarı dört araç eşliğinde elleri, ayakları bağlı ve kafasına çuval geçirilmiş halde köye geri getirdiler. PKK sığınaklarını ve silahlarının göstermesini istediler. Köylüler; Maltu’ya işkence yapıldığını, ayakta duramayacak durumda olduğunu, Maltu’nun PKK ile ilgisinin olmadığını ve sürekli ‘bilmiyorum!’ dediğini belirtmişlerdir” ifadelerini kullandı.
Sonrasında askerlerin Maltu’yu araca bindirip götürdüğünü aktaran Bağış, Maltu ailesinin Bekirhan Jandarma Karakolu ve Kozluk Jandarma Bölüğü’ne başvurduğunu ancak askerlerin Maltu’nun gözaltında olmadığını söylediklerini ifade etti.
‘BAŞVURULAR SONUÇSUZ BIRAKILDI’
Bağış, şöyle devam etti: “Aynı tarihlerde Batman Komando Taburu’nda gözaltında tutulan bir kişi serbest bırakılınca Maltu ailesine, Mehmet Şirin’i taburda gördüğünü ve altı gün boyunca beraber gözaltında tutulduklarını anlattı. Savcılığa başvuran aileye soruşturma başlatmak için aile dışından iki şahit göstermesi istendi ama olaya tanık olanlar ağır baskı ortamında şahitlik yapamadı.”
Maltu’dan bir daha haber alınamadığını ve yetkililere yapılan başvuruların sonuçsuz bırakıldığını ifade eden Bağış, “Gözaltında kaybedilen insanların akıbetlerinin araştırılmasını, faillerinin bulunup yargılanmasını, ülke tarihinin karanlık sayfalarına ışık tutulmasını ve bu kara lekenin bir an önce temizlenmesi için gerekli adımların atılmasını istiyoruz” dedi.