CHSR(Çin İnsan Hakları Araştırmaları Derneği) İnsan hakları ihlalleri alanına projeksiyonunu yöneltirken sahada elde ettiği verilerin sadece ABD ve Müteffikleri ile ilgili olanları kadraja alıp raporlaştırması;Ancak hapishanelerinde en fazla devrimci ve maoist sayısı olan Çin ve yine ulusal sınırları içinde ve dışında ellerinin temiz olmadığına dair oldukça veri olan Çin müttefikleri üzerine raporda insan hakları ihlallerine yer vermemesi kurumsal siparişle motive edildiklerinin göstergesi sayılmalıdır. Ancak buna karşın, birbirinin kirli çamaşırlarını ortaya koyan raporların, sorgulayıcı bir inceleme konusu yapılmasına da bir engel görülmemelidir. Devrimci Demokrasi
***
Çin İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (CSHRS) Salı günü, ABD’nin Ortadoğu ve çevresindeki bölgelerde işlediği ve insanların temel insan haklarını ciddi şekilde ihlal eden ve kalıcı hasara ve bölgelerdeki insanlara kalıcı zararlar ve onarılamaz kayıplara neden olan bir dizi suçu ortaya koyan bir rapor yayınladı.
Çin İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (CSHRS) Salı günü, ABD’nin Ortadoğu ve çevresindeki bölgelerde işlediği ve insanların temel insan haklarını ciddi şekilde ihlal eden ve kalıcı hasara ve bölgelerdeki insanlara kalıcı zararlar ve onarılamaz kayıplara neden olan bir dizi suçu ortaya koyan bir rapor yayınladı.
ABD’nin korkunç bir insani krizle baş başa kalan Afganistan’dan askerlerini aceleyle çekmesinin birinci yıldönümünden önce gelen rapor, Amerikan hegemonyasının doğası ve güç politikalarının barbarlığı, zalimliği ve zararlılığı tamamen açığa çıktıkça, dünya insanlarının Amerikan demokrasisinin ve Amerikan insan haklarının ikiyüzlülüğünü ve aldatmacasını daha iyi anlayacağını göstermektedir.
“ABD, Ortadoğu ve Ötesinde İnsan Haklarını İhlal Etmekle İlgili Ciddi Suçlar İşliyor” başlıklı rapor, Washington’ın savaşlar başlatmak, sivilleri katletmek, yaşam ve hayatta kalma hakkına zarar vermek de dahil olmak üzere sistematik insan hakları ihlallerine odaklandı; zorla dönüşüm, tek taraflı yaptırımlar, insanların kalkınma, yaşam ve sağlık haklarının ağır ihlali; bir “medeniyetler çatışması” yaratmak, hapis ve işkenceyi kötüye kullanmak, din özgürlüğünü ve insanlık onurunu ihlal etmek.
Raporda, ABD’nin Ortadoğu ve çevresinde savaş suçları, insanlığa karşı suçlar, keyfi gözaltılar, mahkumlara işkence ve ayrım gözetmeksizin tek taraflı yaptırımlar işlediği belirtildi.
Nankai Üniversitesi’nde İnsan Hakları Çalışmaları Merkezi’nin profesörü ve direktörü Chang Jian, Salı günü Global Times’a verdiği demeçte, ABD gibi süper gücün, yabancı ülkeler ve bölgelerle olan çatışmalarıyla başa çıkmak için savaşlar başlatmak ve yaptırımlar uygulamak da dahil olmak üzere tek taraflı acımasız eylemler gerçekleştirmesi olağan bir uygulamadır.
Chang, demokrasi ve insan hakları kisvesi altında, ABD’nin yabancı ülkelere ve bölgelere karşı acımasız eylemlerinin gerçek niyetinin, yalnızca yerli sermaye gruplarının ve askeri-endüstriyel kompleksinin çıkarlarına hizmet etmek olduğunu belirtti.
Chang’ın görüşü, Lanzhou Üniversitesi Afganistan Araştırmaları Merkezi müdürü Zhu Yongbiao tarafından desteklendi; Zhu, ABD’nin Afganistan’ı reforme etmek için sözde demokratik sistemini kullanmaya çalıştığını ve reform başarısız olduğunda ülkeyi terk ettiğini ve Afganistan’ın en temel insani meseleleri tamamen göz ardı ederek değerini kaybettiğini söyledi.
Zhu, ABD’nin yaptığı her şeyin yalnızca kendi çıkarlarına hizmet etmeyi amaçladığını da gösterdi.
ABD, müttefiklerini yalnızca Körfez Savaşı’nı (1990-1991), Afganistan Savaşı’nı (2001-2021), Irak Savaşı’nı (2003-2011) vb. başlatmak için bir araya getirmekle kalmadı, aynı zamanda Libya Savaşı’na ve Suriye Savaşı’na derinden dahil oldu ve dünyada nadiren görülen insani felaketler yarattı. Raporda, savaş çığırtkanı ABD’nin yerel halkın yaşam ve hayatta kalma haklarına doğrudan, ciddi ve kalıcı zararlar verdiği belirtildi.
BM web sitesine göre, ABD birliklerinin çekilmesinden yaklaşık bir yıl sonra, Afganistan şu anda dünyadaki gıda güvensizliğinde en fazla sayıda insana sahip, 23 milyondan fazla yardıma ihtiyacı var ve nüfusun yaklaşık yüzde 95’i yetersiz gıdaya sahip.
Özellikle endişe verici olan, azınlıklara mensup insanlar da dahil olmak üzere ülke içinde yerinden edilmiş 4 milyondan fazla insanın ve komşu ülkelere sığınmak isteyen 3,5 milyondan fazla insanın kırılganlığıdır.
ABD, insan haklarının feneri olduğunu iddia ediyor, ancak aslında Afgan halkının yaşam ve mülkiyet haklarını ciddi şekilde ihlal ediyor. Chang, insan haklarının korunmasının küçük bir grup insana özgü olduğunu ve bunun farklı milletler arasındaki büyük eşitsizlikler ve ABD içindeki ırkçılık sorunu ile de kanıtlandığını belirtti.
ABD, halkın dikkatini kaydırmada da çok iyi. Gözlemciler, askerlerin Afganistan’dan çekilmesinden yaklaşık bir yıl sonra, ülkenin, parayı Çin ve Rusya’ya aktarmaya çalışarak uluslararası toplumun dikkatini başarıyla kaydırdığını, ardından ikisi arasında askeri çatışmalara yol açan ve şimdi Tayvan sorununu kışkırtan Rusya-Ukrayna krizinin alevlerini körüklediği konusunda uyardı.
Uzmanlar, yapabileceğimiz şeyin, uluslararası toplumu Afganistan’daki ve Ortadoğu’daki insani krizlere dikkat etmeye çağırmaya devam etmek ve ABD’yi sorumluluk almaya çağırmaya devam etmek olduğunu söyledi.
Haziran ayında düzenlenen BM İnsan Hakları Konseyi’nin 50. oturumunda, Cenevre’deki BM Çin Misyonu’ndan bir temsilci, ABD’nin Afganistan’daki mevcut durumdan sorumlu tutulması ve Afgan halkının çektiği acıları telafi etmek için anlamlı adımlar atması gerektiğini vurguladı.
Şubat ayında, Global Times, ABD’nin Afganistan merkez bankasından gelen parayı dondurmak için bir plan yayınlamasının ardından, ABD’nin hayat kurtaran parayı koşulsuz olarak Afganlara iade etmesini talep eden çevrimiçi bir dilekçe başlattı. Dilekçe 420.000’den fazla imza topladı.
Global Times tarafından Temmuz ayında başlatılan ve katılımcılara BM İnsan Hakları Konseyi’nin ABD’nin insan hakları ihlalleri hakkında bir saha araştırması yapıp yapmaması gerektiğini soran bir başka çevrimiçi anket, basın saati itibariyle 50.000’den fazla katılımcıyı çekti ve yüzde 80’den fazlası öneriyi destekledi.
*Çin İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (CSHRS) Raporu
Kaynak:Global Times, leftreviewonline
