Haber Merkezi: 15 Ekim gecesi İstanbul merkezli yürütülen bir soruşturma kapsamında 15 ilde yapılan baskınlarda gözaltına alınan 80’den fazla kişiye polis itirafçılık dayatıyor.
İstanbul’da 15 Ekim gecesi süzenlenen ev baskınlarında şimdiye kadar 80’den fazla kişinin gözaltına alındığını duyuran Halkın Hukuk Bürosu, müvekilllerinin arasında yaşlı ve kronik hastalıkları bulunanların olduğunu ve gözaltındaki müvekkillerinin “işbirlikçilik” dayatmalarına maruz kaldığını duyurdu.
İstanbul merkezli yürütülen bir soruşturma kapsamında 15 Ekim günü 15 ilde birçok adrese eş zamanlı baskın gerçekleştirilmişti. Yapılan operasyon kapsamında gözaltı sayısının 80’den fazla olduğu öğrenilirken, 126 kişi hakkında yakalama kararı olduğu belirtildi. Halkın Hukuk Bürosu konuya dair dijital medya hesabından açıklama yayınladı. Baskınların halen sürdüğü bilgisini veren Halkın Hukuk Bürosu, gözaltına alınanlar arasında yaşlı ve kronik rahatsızlığı olan çok sayıda kişinin olduğunu belirtti.
İtirafçılık dayatılıyor
Büro, müvekkillerinin ne ile suçlandıklarını bilmediklerini ve müvekkillerine bu konuda bilgi de verilmediğini ifade ederek, dosyada gizlilik kararı olduğu ve avukat görüş kısıtlaması olduğunun taraflarına bildirildiğini aktardı. Soruşturma hakkında herhangi bir bilgiye sahip olunmadığına dikkat çekilen açıklamada, “16 Ekim tarihinde yaptığımız avukat görüşlerinde ise, siyasi şube polislerinin gözaltındaki insanları ‘Avukat görüşün var’ yalanı ile nezarethaneden çıkarttığını ve insanlara ‘mülakat’ adı altında sürekli olarak işbirlikçilik teklif ettiğini; işbirlikçilik teklif edilen müvekkillere, dosyada gizlilik kararı gerekçe edilerek bize gösterilmeyen gizli tanık ifadelerinin gösterildiğini ve müvekkillerimizin ‘Çok ceza alırsın ama bu ifadeyi doğrular ve bize daha fazla bilgi verirsen serbest kalırsın’, ‘Yarın isim listesi getireceğiz, oradan bize isim gösterirsen sana ceza aldırmayız’ tehditleri ile işbirlikçiliğe, iftiracılığa zorlandığını öğrendik” denildi.
Hukuka aykırı bir şekilde delil toplandığına dikkat çekilen açıklamada, geçmişten bugüne “itirafçılık politikasının” elinde delil olmayan siyasi şube polislerinin işkenceyle ifade almak ve demokrat devrimci insanlara iftira atmak için kullandıkları bir yöntem olduğuna vurgu yapıldı. Açıklamada, “Gözaltına alınan insanlar tespit edebildiğimiz kadarıyla İstanbul’un dört bir yanında bulunan 7 farklı Jandarma Karakolunda ve Vatan Siyasi Şube’de tutulmaktadır. İnsanların bu şekilde farklı yerlerde tutulmasının nedeni avukat görüşlerini zorlaştırmaktır. Avukat görüşleri engellenmekte, bazı jandarma karakolları müdafi görüşünü engellemek için avukatlara hiçbir bilgi vermemektedir. İki gündür 80’den fazla insanın savunma hakkı ihlal edilmektedir. Gözaltında alınan insanlar ivedi bir şekilde savcılığa sevk edilmeli ve karakollarda uygulanan insanlık onuruna aykırı bu durumlara son verilmelidir. Savunma hakkının açık ihlalleri ile yürütülen bu soruşturma, faşizmin acizliğini ve korkusunu göstermektedir” ifadeleri kullanıldı.
Yorumlar kapalı.