Mali’de katliam: Mali Ordusu ve iddia edilen Rus savaşçılar tarafından 300 sivil öldürüldü

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

5 Nisan 2022’de İnsan Hakları İzleme Örgütü, cihatçı gruplarla bağlantılı oldukları iddiasıyla suçlanan 300 sivilin idamını kınayan bir rapor yayınladı. Olaylar, 23-31 Mart tarihleri ​​arasında ülkenin merkezindeki Moura kasabasında meydana gelmişti. Rapor, katliamın failleri olarak Mali ordusuna ve “yabancı savaşçılara” işaret etti. Moura, Mali’nin merkezindeki Djenné idari bölgesinde yer alan ve 2015’ten beri ülkede cihatçılığa karşı savaşa dalmış yaklaşık 10.000 nüfuslu bir şehirdir.
Mali Savunma Bakanlığı 1 Nisan’da Mali Ordusunun 203 cihatçıyı öldürdüğünü ve 51’ini daha tutukladığını açıkladı. Örgüt, “Mali hükümeti, Malili güçler veya bağlantılı yabancı askerler tarafından gerçekleştirilen bu vahşetten, on yılın Mali’deki en kötüsünden sorumlu” dedi.

Mali’deki cihatçılık, son zamanlarda Geçiş Hükümeti ile uluslararası ortakları arasında bir gerilim noktası olan iyi bilinen bir olgudur. Birkaç ay önce ülkede özel güvenlik şirketi Wagner’e ait Rus paralı askerlerinin varlığı kamuoyuna duyurulmuştu.
Bu raporun sunulduğu gün, Fransa Dışişleri Bakanı olanları kınadı ve bağımsız bir ulusal ve uluslararası soruşturma talep etti.

Fransa, Mali’de cihatçılıkla mücadelede en önemli aktörlerden biriydi. Barkhane Operasyonunun ülkeden çekilmesi, Bamako ve Paris hükümetleri arasındaki gerilimin artmasına neden oldu. Bu noktada, ordu tarafından yönetilen Mali geçiş hükümeti yeni uluslararası müttefikler aramaya başladı. Rusya ile temaslar yoğunlaştı ve Wagner şirketi, kınamalara ve uluslararası baskıya rağmen konuşlandırıldı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 8 Nisan’da bu konuyu ele alarak, Mali’deki Birleşmiş Milletler misyonunun (MINUSMA) güçlendirilmesi ve bir soruşturma yürütmek için Moura bölgesine tam erişime sahip olması çağrısında bulundu. Ardından Mali geçiş hükümeti Birleşmiş Milletler misyonunun bölgeye geçişini veto etti, Rusya ise Mali hükümetini operasyondan dolayı tebrik etti.

Uluslararası örgütler, cihatçılıkla mücadelenin sıklıkla beraberinde getirdiği yıkım ve insan hakları ihlallerini kınadı. Sahel bölgesinde köylerin yıkımı, infazlar, tecavüzler ve uzun bir kınanması gereken eylemler listesi bildirildi. Ayrıca, cihatçılarla bir bağlantısı olduğundan şüphelenilen kişiler, zorla kaybetme mağduru oluyorlar. İnsan Hakları İzleme Örgütü raporunda “cihatçılıkla mücadelede her şeyin geçerli olmadığını” ilan etti.

11 Nisan’da Mali Ordusu, şu an için etkilenen bölgeye girmelerine izin verilmeyen bu operasyon hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Rus savaşçıların Mali silahlı kuvvetlerinin yanında yer aldığı iddiaları reddedildi. Aynı zamanda, bulunan cesetlerin silah depolarıyla birlikte yakılan cihatçılara ait olduğu ” bu nedenle bazı medya kuruluşlarının ve STK’ların yanmış siviller gibi göstermeye çalıştığı kömürleşmiş cesetler ” olduğu iddia ediliyor . Mali hükümeti, bu suçlamaları asılsız olarak nitelendirdi ve bölgeyi ziyaret eden Ulusal Uzlaşma Bakanı, “Nüfus, Ordumuz tarafından herhangi bir cinayetten bahsetmedi” dedi.

Avrupa Birliği, Mali’de cihatçılığa karşı mücadelede kendi eğitim misyonuyla yer alan bir diğer aktördür. Avrupa Birliği şimdiye kadar Mali’deki Rus varlığı konusunda güçlü bir duruş sergilememişti. Ancak, 12 Nisan’da kuruluş, eğitim görevinin bir kısmının askıya alındığını duyurdu. Avrupa Birliği, Rus savaşçıların onun çalışmalarına müdahale etmeyeceklerine dair hiçbir garanti olmadığı gerekçesiyle kararını haklı çıkardı.

Mali’de cihatçılığa karşı mücadele, son yıllarda değişen bağlılıkların ve önceliklerin uluslararası gerilimde artışa yol açtığı büyük değişiklikler geçirdi.

Kaynak:descifrandolaguerra.es